TÜRKİYE'DE DUBLÖR OLMAK

Size biraz Türkiye'de dublör olmak nasıl bir şey ondan bahsedeyim.

Öncelikle Türkiye'de dublör olmak gerçekten zor o yüzden bu mesleği seçecek arkadaşlar iki kez düşünmelerini öneririm. Bunun sebebi dublörün işini ve nasıl kullanılması gerektiğini bir çok yapım ve reji ekibi bilmemeleridir. Türkiye'deki dublör algısı oyuncuya benzemesidir evet bu önemli bir konu ama kostüm ve birazda makyaj ile kolaylıkla çözülebilecek bir sorun burada devreye kostüm ekibi ve makyaj ekibi giriyor.

Dublörlere robotmuş gibi davranılıyor sanki onlar hiç sakatlanmıyor veya ölmüyorlar gibi bu düşünceden dolayı sette alınan güvenlik kesinlikle çok zayıf. Bir çok sette prodüksiyon sahne için minder bulmakta bile zorlanıyor. İş güvenliği sette çok düşük olmasından kaynaklı bir çok sakatlıklara da yol açabiliyor.

Dublörlük gerçekten çok tehlikeli bir meslektir. Başınıza neler gelebilir kesinlikle bilemezsiniz.

Dublörü en çok zorlayan kısım ise sahne tekrarlarıdır. Ne kadar çok tekrar o kadar çok performans düşüklüğü demektir sonuç olarak dublör arkadaşlar insandır ve yorulabilirler bundan kaynaklı performanslar da düşüklük gösterebilir. Dublör algısına tekrar gelecek olursak. Dublör yardımcı oyuncu ( figüran ) ile aynı düzeyde tutulmaktadır buda bir dublör için büyük bir problemdir. Dublörlük zor bir meslek olması dışında tamamen yapabiliteniz ile ilgilidir. Bunun içine çok iyi dövüşmeniz, çok iyi silah kullanmanız, çok iyi kılıç kullanmanız, çok gerçekçi reaksiyon vermeniz, çok iyi araba kullanmanız, çok iyi akrobasi yapmanız gibi gibi bir çok şeyi iyi yapmak zorundasınızdır ve bu yönde kendinizi geliştirmeniz gerekmektedir.

Dublör sadece bir oyuncunun yerine sahne yapmak değildir. Dublör oyuncunun karşısında aksiyon sahnelerine de girebilir. Dublör arkadaşlarla oyuncularla yapacağı sahnelerde oyuncu ile uyumu çok önemlidir. Bu uyum nasıl sağlanır derseniz sahne öncesi provalarla elde edilir. Provasız yapılan her sahnede hatalar ve sakatlıklar olabilir ve bu hem oyuncular için hem dublör arkadaşlar için sıkıntılı bir durum haline gelebilir.

Türkiye'deki başka bir problem ise zaman sıkıntısı. Set ekibi yaptıkları programa uyamadıkları için sette devamlı bir zaman sıkıntısı yaşanır ve her şeyi aceleye getirerek hareket ederler buda bir dublör için zor bir duruma sokuyor. Oyuncuya verilen önem kesinlikle dublörlere verilmiyor. Oyunculara oyunlarını çalışması için tanınan zaman dublörler için kesinlikle aynı değildir. dublöre tanınan zaman çok kısıtlıdır bazen yeri geliyor bütün aksiyon sahnesi set esnasında belirlenir set esnasında prova edilir ve sahne çekilir tabi ki ortaya çıkan işte kötü olur çünkü bir zaman tanınmamıştır bunun sorumlusu tamamen zamanın kısıtlı olmasıdır. Tabi ki iş böyle olunca bütün sorumluğu Aksiyon yönetmenine veya koordinatöre yüklenir.

Tamam her şeyi geçtik gelelim dublörün kazancına tabi ki dublörler oyuncular kadar kazanmıyor oyuncular kadar derken kıyaslama yaptık ama yanına bile yaklaşamaz. Bunun sebebine gelecek olursak yapımların dublörleri yardımcı oyuncu ( figüran ) gibi görmesinden kaynaklıdır. Bir aksiyon projesinde bütün yük aksiyon ekibindedir. aksiyon ekibi kötüyse yapılan işte o kadar kötü ve baştan sağma olur ve aksiyon projelerinde dublörler en önemli işleri yapar ama tabi burada bile oyuncudan üstün görünemez ama gelelim ki asıl olayımıza bir aksiyon projesinde dublör olmaz ise aksiyon projesi de olmazdı ne yazık ki yapımlar bunun farkında değil. iyi projelere bakacak olursak hepsinin arkasında dünyaya adını yazdırmış dublör ekipleri yatar çünkü yabancı yapımlar işini bildiği ve nereye yatırım yapacağını bildiği için yapılan projede o kadar iyi olur. Bunun üstüne tekrar basmak istiyorum Bir oyuncu Dublörlerden üstün değildir. Dublör olmazsa Oyuncunun da aksiyon yapacak bir adamı olmaz bu sefer gerçekten de yardımcı oyuncu ( figüran ) arkadaşlarla aksiyon yapmaya çalışlar.

Bir başka sorun ise işi bağlayan kişinin çok fazla komisyon almasından kaynaklıdır. Projede oyuncuya ve dublörlere verilecek paralar bellidir. İşi bağlayan kişinin dublörden çok fazla komisyon kesmesinden dolayı dublör çok fazla kazanamaz ve hakkı olanı alamaz. Türkiye'de her hangi bir sendika veya federasyon olmadığından dolayı minimum çalışma ücreti belirlenemiyor. Sizin anlayacağınız asıl işi yapan adam hiç bir zaman hakkınız alamaz.

Dublörlük sporcu arkadaşlar için çok iyi bir meslektir ama bu söylediğimiz zorluklara göğüs germelidir. Dublörlük mesleği normal şartlarda geçiminizi çok rahat sağlayabileceğiniz bir meslektir ama ne yazık ki Türkiye'de bu işler böyle olmuyor. Türkiye'de dublör olmak isteyen arkadaşlar iki kez bu mesleği düşünebilirsiniz.